Gökten boşanırcasına yağan dolunun
altında Pagligin düzündeki bir
kayanın altına sığındığımızı
hatırlıyorum. Muhtemelen bulutların da
hareket edebileceklerini ilk defa
orada görmüştüm. Şimşeğin çakması orada daha bir güçlüdür, ve belkide gökyüzü beni ilk defa orada korkuttu.
Daha sonrasında taptaze toprak kokusunu, bulutların arasında açan güneşi ve hemen altımızdaki Palovit yaylasını hatırlıyorum. Öğleden sonra olmalıydı, çünkü karşıdaki dağların üzerinde gölgeler vardı. (Devamı İçin Tıklayın)
|